18 Ekim 2007 Perşembe

CENNET

Bir çok defa rastlamışsınızdır.Gıybet veya iftira tehlikesine aldırmadan ulu orta ; şu cehennemlik,falanca cennetlik gibi laflar günlük konuşmalarımızda yer alır. Birileri kendilerini trafik memuru zannedip ’ Şunlar cennete şunlar da cehenneme.’ derler. Su-i zan ile konuşmanın tehlikesi de cabası. Tabi ki hiç kimse Cehennemi arzu etmez. Hepimizin umut ettiği , hasretle beklediği Cennettir. Bu konuda da kitabımız Kur’an-ı Kerim apaçık bilgiler veriyor.Bize düşen başkalarını araştırmak yerine, kendimizin ilgili ayetlerdeki vasıflara uyup uymadığımızı kontrol etmektir.
Allah'ın cennetini vaat ettiği ve müjdelediği müminlerin belli başlı vasıfları ayet meallerinde şöyle belirtilmiştir :
“ ... Onlar, öyle kimselerdir ki, (Allah) kalplerine imanı yazmış ve onları kendinden bir ruh ile desteklemiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır; orda süresiz olarak kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da O'ndan razı olmuşlardır. İşte onlar Allah'ın fırkasıdır. Dikkat edin; şüphesiz Allah'ın fırkası olanlar, felah (umutlarını gerçekleştirip kurtuluş) bulanların ta kendileridir. (Mücadele Suresi, 22 )
İman edip, salih amellerde bulunurlar. (Bakara Suresi, 25)
Allah'tan korkup sakınırlar. (Al-i İmran Suresi, 15)
Bollukta da darlıkta da infak ederler. (Al-i İmran Suresi, 134)
Öfkelerini yenerler. (Al-i İmran Suresi, 134)
İnsanlardaki haklarından bağışlama ile vaz geçerler (Al-i İmran Suresi, 134)
Çirkin bir hayasızlık işledikleri ya da nefislerine zulmettikleri zaman, Allah'ı hatırlayıp, hemen günahlarından dolayı bağışlanma isterler. (Al-i İmran Suresi, 135)
Yaptıkları kötü şeylerde bile bile ısrar etmezler. (Al-i İmran Suresi, 135)
Allah'a ve elçisine itaat ederler (Nisa Suresi, 13)
Namazı kılarlar, zekatı verirler, elçilere inanır, onları savunup desteklerler. (Maide Suresi, 12)
Doğru sözlüdürler. (Maide Suresi, 119)
Hicret ederler, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cehd ederler. (Tevbe Suresi, 20)
Güzel davranışlarda bulunurlar. (Yunus Suresi, 26)
Rabbimize kalpleri tatmin bulmuş olarak bağlanırlar. (Hud Suresi, 23)
Tevbe ederler. (Meryem Suresi, 60)
Emanetlerine ve ahitlerine riayet ederler. (Müminun Suresi, 8)
Namazlarını (titizlikle) korurlar. (Müminun Suresi, 9)
Hayırlarda yarışırlar. (Fatır Suresi, 32)
Muhlistirler. (Saffat Suresi, 40)
Allah'ın ayetlerine iman ederler. (Zuhruf Suresi, 69)
Bizim Rabbimiz Allah'tır deyip sonra dosdoğru bir istikamet tuttururlar. (Ahkaf Suresi, 13)
Takva sahipleridir. (Muhammed Suresi, 15)
Gönülden Allah'a yönelip, dönerler. (Kaf Suresi, 32)
Görmedikleri halde Rahman'a karşı içleri titreyerek korku duyarlar ve içten Allah'a yönelmiş bir kalp ile gelirler. (Kaf Suresi, 33)
İhsanda bulunurlar. (Zariyat Suresi, 16)
Seher vakitlerinde istiğfar ederler. (Zariyat Suresi, 18)
Yarışıp öne geçerler. (Vakıa Suresi, 10)
Adaklarını yerine getirirler ve şerri (kötülüğü) yaygın olan bir günden korkarlar. (İnsan Suresi, 7)
Ona duydukları sevgiye rağmen yemeği, yoksula, yetime ve esire yedirirler. (İnsan Suresi, 8)
Elçiye gereken saygıyı gösterirler. (Hucurat Suresi, 3)

Hiç yorum yok: