17 Ekim 2007 Çarşamba

YARINLAR İÇİN DÜŞÜNCE PLATFORMU 2.YAZ ÇALIŞMA KAMPI SONUÇ BİLDİRGESİ

02.10.2006

Yarınlar İçin Düşünce Platformu, 2. Yaz Çalışma Kampı çalışmalarını 22-24 Eylül 2006 tarihleri arasında Antalya-Dedeman Resort Otel’de gerçekleşti. Çalışma Kampında önce “Yeniden Düzeni İstenen Ortadoğu ve Türkiye” konusu çalışıldı. Platform Yönetim Kurulu sunumlarını yaptılar. Ardından Bosna Sarajevo Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Mehmet Can, Cumhuriyet Üniversitesinden Prof.Dr. Talip Özdeş, Selçuk Üniversitesinden Doç.Dr. Mustafa Aydın, Selçuk Üniversitesinden Yard.Doç.Dr. Caner Arabacı, Tarihçi-Yazar Veli Şirin, SHÇEK Başmüfettişi Kamu yönetimi Uzmanı Sedat Ergenç ve Alper Tan hazırladıkları raporları sundular.
“Siyasi Oluşumlar ve Cumhurbaşkanlığı Seçimi” konusu çalışmalarında; Platform Yönetim Kurulu sunumunun ardından (E) Cumhuriyet Başsavcısı-Yazar Reşat Petek, (E) Milletvekili-Eğitimci Mehmet Özutku, Şair-Yazar-Bürokrat Yetkin Dilek ve Alper Tan konu ile yaptıkları çalışmaları sundular. “Ülke Gündemleri ve Sonuç Bildirgesinin yayınlanmasının ardından gelecek sene buluşmak dileğiyle vedalaşma töreni yapıldı.
Genel Merkez ve diğer temsilciliklerimizde olduğu gibi Şanlıurfa Temsilciliğimizde; yarınlar için, Türkiye için, kültürel ve moral değerlerimizi yüceltmek, düşünce üretmek, projeler geliştirmek ve bunları hayata geçirmek, hayallerimizi ve ideallerimizi gerçekleştirmek, dünya dengelerinin sarsıldığı ve Türkiye’nin yeniden yapılandığı bir süreçte ülkemize hizmet edebilmek için; araştırma ve düşünce üretimi, düşüncelerden doğan proje ve önerilerin ilgili kurumlara ve kamuoyuna sunumu, uluslararası vizyon ve toplumsal misyon çalışmalarına devam edecektir.

YARINLAR İÇİN DÜŞÜNCE PLATFORMU 2. YAZ ÇALIŞMA KAMPI SONUÇ BİLDİRGESİ

“Yeniden Düzenlenmek İstenen Ortadoğu ve Türkiye “ ile “Siyasi Oluşumlar ve Cumhurbaşkanlığı Seçimi” konularında sunulan tebliğler ve yapılan müzakereler sonucunda, aşağıdaki noktalar üzerinde mutabakata varılmıştır.
1. ABD ve Batı öncülüğünde proje olarak ortaya konulan ve 11 Eylül ile harekete geçirilen “Yeni Yüzyıl Projesi”nin uygulama alanı daraltılmış olmakla beraber; kanlı ve acı dolu bir savaşın Filistin, Lübnan üzerinden devam ettirilerek Suriye ve İran’ı da kapsayacağı ihtimal dahilinde gözükmektedir. Bu proje ile Ortadoğu’da yeniden inşa edilmesi planlanan devletleri ve haritayı Türkiye olarak kesinlikle kabul etmediğimizi;
2. Lübnan’a gönderilecek barış gücüne Türk askerinin katılmasını doğru bulmamakla beraber bunun Lübnan halkının istek ve arzusuyla gönderildiğini düşündüğümüzü; buna karşılık kesinlikle sıcak bölgelerden, çatışmalardan ve Hizbullah’ın silahsızlandırılması gibi girişimlerden uzak durulması gerektiğini vurgulamak isteriz. Lübnan’daki barış gücüne Hizbullah’ı silahsızlandırma görevi verilecek olursa, askerimizin geri çekilmesini, askerlerimize karşı orada yapılacak her türlü provokasyona karşı uyanık olunması gerektiğini;
3. İran, Suriye ve Lübnan’a karşı girişilebilecek herhangi fiili bir hareket veya savaşta ABD ve onlara destek verecek koalisyon güçlerine siyasi, idari veya askeri hiçbir desteğin verilmemesini;
4. ABD’nin ve Batının bölgemiz ve İslam dünyasına yönelik hazırladığı planları, haritaları, uygulamaları ve savaşları tel’in ettiğimizi, bunların haksız ve art niyetli olduğunu;
5. Ortadoğu’da söz konusu gelişmeler yaşanırken, Türkiye’de de bir takım provokasyonların yapılabileceğini hatırlatır; millet ve devlet olarak bunlara karşı uyanık ve akl-ı selimle hareket edilmesi ve kısır siyasi çekişmelere girişilmemesi gerektiğini;
6. Birtakım batılı dini ve siyasi otoriteler tarafından İslam’ın terörle ilişkilendirilmesini ve İslam’ın kutsal değerlerine yönelik her türlü hakaret ve aşağılayıcı ifadelerin karşısında olduğumuzu, batılı güçlerin kendi çıkarlarını ve hegemonyalarını gerçekleştirip sürdürmede Hristiyanlığı araç olarak kullanmamaları gerektiğini;
7. Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanından bu güne kadar bütün Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, milli iradeyi temsil eden TBMM’nin etki ve baskı altına alınmaya çalışıldığını hatırlatarak söz konusu iradenin özgürce kullanılması gerektiğini,
8. Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde milli iradeyi etkilemeye dönük dışardan ve içerden yapılacak her türlü olumsuz çıkış ve provokasyonlara karşı sonuna kadar direneceğimizi;
9. Cumhurbaşkanı seçimi sürecinde, dış güçlerin proje ve planları doğrultusunda kendi çıkarlarını Türkiye’nin çıkarlarına tercih eden bütün kişi, kurum ve kuruluşları deşifre ederek yüce milletimize şikayet edeceğimizi;
10. Türkiye’de siyaset dilinin ve siyasi söylemin yeniden inşa edilmesini; söz konusu siyasi dil ve söylem içinde her türlü ötekileştirici ifadeden uzak durulmasını; başta Cumhurbaşkanı olmak üzere bütün üst makamlarca suçlayıcı, aşağılayıcı, ayrımcı, tehdit edici söylemler yerine, cesaretlendirici, birleştirici ve ümit verici söylemlerin tercih edilmesini;
11. Anayasa tarafından her türlü inanç özgürlüğünün garanti altına alınmasına rağmen henüz tanımı konusunda ortak görüş sağlanamayan bir takım müphem kavramlarla vatandaşlar arasında ayrımcılık yapılmasına karşı olduğumuzu;
12. Genel seçimlerin mutlaka yasal süresi içerisinde yapılmasını, çeşitli çıkar guruplarının kendi ihtirasları uğruna, Türkiye’nin siyasi ve ekonomik istikrarı ile toplumsal dengelerini bozmaya dönük eylemlerine göz yumulmamasını;
13. Türkiye’nin varlığına ve geleceğine yönelik tehditlerle karşı karşıya olduğumuz bir zamanda, devletle vatandaş arasındaki bütünleşme çabalarını ve barışı tehdit eden her türlü eylem ve söylemden uzak durulması gerektiğini;
14. Anayasa gereği, Türkiye Cumhuriyetini ve Türk Milletinin birliğini temsil etmesi gerektiği halde inanç, düşünce, kılık ve kıyafetleri sebebi ile vatandaşlarımıza yönelik ayrımcı söylem ve uygulamaları ile bilinen Sayın Cumhurbaşkanı’nın, Papa 16.Benedict’in İslam dininin değerlerine dönük hakareti ile eş zamanlı olarak kutsal değerlerimizi rencide edici açıklamalarını tasvip etmediğimizi;
15. Genel seçimler öncesinde ve sonrasında her türlü seçim ekonomisi uygulamasının Türkiye’nin ekonomik ve siyasi istikrarını bozmaya dönük olacağını ve bunu onaylamadığımızı;
Milletimiz, devletimiz ve uluslararası kamuoyu ile paylaşır, saygılar sunarız.

Hiç yorum yok: